Eski Hitit heykellerinde morbid obez ve iri göğüslü ana tanrıça güzelliği temsil ederken, Antik Yunan döneminde kadınlar hafif ayva göbekli ve etine dolgun olduğunda güzel kabul edildi. Peki, günümüzde nasıl bir güzellik anlayışı kabul görüyor? Op. Dr. Serdar Bora Bayraktaroğlu, 1950’li yıllardan günümüze kadar kadınların değişime uğrayan bedensel özelliklerini ve güzellik anlayışını anlattı.

KADINLARIN BOYU UZADI

Araştırmalara göre öncelikle kadınların boyu uzadı. Önceleri daha kısa olan kadınlar 1950’li yılların ortalarından bu yana boy attı. Ortalaması 158 cm olan kadın, şimdilerde 164 cm. oldu. Yani her doğan nesil bir öncekinden daha uzun olmaya başladı ve araştırmalar boy uzamasının devam ettiğini gösteriyor. Ayaklar da gözle görülür biçimde büyüdü. 50’lerde bir kadın ortalama 36 numara ayakkabı giyerken şimdilerde 38,5 numara ayakkabı giyiyor. Ayakkabıların daha rahat biçimli olması beraberinde ayak kalıbının da genişlemesine neden oluyor. Yani ayak güzelliğini küçük ayakla bağdaştıranlar için kötü bir haber.

KORSE GİTTİ, BEL KALINLAŞTI

Kadınların boyu uzarken buna karşın azıcık kilo almaya başladılar. Geçen yüzyıla göre yaklaşık 3 kiloluk bir fazlalık var. Boyun uzadığını düşünürsek aslında bu fazlalık sayılmaz. Göğüs ölçüleri büyüyen kadınlarımızın belleri kayda değer biçimde kalınlaştı. Yaklaşık 68 cm. olan bel çevresi ortalaması şimdilerde 86 cm olmuş durumda. Bunu ortaçağdan 60’lı yılların sonuna dek kullanılan korselerin terkine bağlayabiliriz. Beslenme alışkanlıkları ve modern hayatın kadını daha az harekete mahkûm etmesi de etkenler arasında yer alıyor.

EVLENME YAŞI BÜYÜDÜ

Kadınların, evlenme yaşı da geçen yüzyılın ortalarından bu yana değişmiş. Sanayi toplumunun getirdiği koşullar, kadınların eğitim ve akabinde çalışma hayatlarının öncelikli olmasına neden oluyor. Bu nedenle geç evlenen kadınlar geç çocuk sahibi oluyor. Bunun yanında diğer belirgin değişim ise eskiden üç ya da dört çocuk doğuran kadınlar artık daha az çocuk sahibi olmaya başladılar. Tabi bunu salt kadının değişimine bağlamak doğru olmaz, sosyal yapı da bunu dayatıyor.

**ZAYIFLIK OUT **

Aslında günümüzde güzellik anlayışı çok da değişmiş değil. Yine kadınlar zarif ve estetik olmak istiyor. Sadece zamanla moda olan bazı eğilimler var. Mesela kalkık ve küçük burun bir döneme damga vurmuşken şimdi doğal görünümlü burunlar tercih ediliyor. Ayrıca daha doğal yaşama biçimi, doğa sporlarına yönelme ve ruhsal arınmalar yeni güzellik bileşenlerinden. Örneğin eski Hitit heykellerinde morbid obez ve iri göğüslü ana tanrıça güzelliği temsil ederken, Antik Yunan döneminde kadınlar hafif ayva göbekli ve etine dolgun olduklarında güzel kabul edildiler. Yakın geçmişe gelirsek, özellikle 60’lı yıllarda manken Twiggy’yle başlayan çok zayıf olma modası yerini daha sportif görünmeye terk etti. Şimdilerde bir Lâtin rüzgârı var. Mesela, Adriana Lima gibi yüksek kalçalı, ince belli ve orantılı vücut ölçülerine sahip kadınlar güzel kabul ediliyor.

DİKDÖRTGEN BEDENLER ŞANSLI

Kadın bedeni farklılaşmanın yanında farklı biçimsel özelliklere de sahip. Kabul edilen dört farklı tip vücut şekli var; dikdörtgen, kum saati, armut ve elma biçimi. Dikdörtgen bedene sahip olanlar şanslı. Çünkü bu atletik yapılı, ince ve düz bir beden yapısını beraberinde getiriyor. Bu da kilo alınsa bile eşit dağılım söz konusu olacağı için her zaman daha zayıf görünmek anlamına geliyor. Kum saati bedene sahip olanlar mükemmel bir bele sahip. Kıvrımlı bir vücut şeklinde sadece birazcık kalçalar dolgun olabiliyor. Armut bedeninde omuzlar bir parça yakın oluyor. Üst bedenin daha ince olduğu bu tipte, kilolar daha çok alt ve üst bacaklarla kalça çevresinde yer alıyor. Elma şeklinde vücutlarda ise, omuzlar daha geniş, üst beden daha iri ve karın bölgesi kiloların yoğun olduğu yerdir.

BIÇAK ALTINA YATMADAN GÜZELLİK

Eskiden cerrahi uygulamalar daha kısıtlıydı idi. Gelişen tıp teknolojisi kolaylıklar sunuyor. Hatırlayın, burun ameliyatlarından sonra hasta uzun zaman insan içine çıkamazdı. Şimdi çok kısa bir sürede gündelik hayatınıza devam etmeniz mümkün. Ayrıca cerrahi olmayan uygulamalarda da çok büyük bir yaygınlık söz konusu. Artık pek çok soruna cerrahi olmayan uygulamalarla çözüm bulabiliyoruz. Bunların başında kilo fazlalıklarını yok etmek geliyor.

2016’DA TREND DOĞALLIK

Doğallık başı çekiyor. Artık insanlar “estetik” olduğu anlaşılan uygulamaları istemiyor. Herkes doğallığın peşinde, gergin yüzler, yükse kaşlar, aşırı doldurulmuş yanaklar ve yapay görüntüler geride kaldı. Burun konusunda trend çok farklı bir yere doğru gitti. Artık burun sırtları daha düz ve daha doğal yapılıyor. Eskiden burun sırtının kavisli ve ucunun belirgin derecede kalkık olması bir güzellik anlayışıyken şimdilerde tamamen doğal bir burun sırtı ve az belirgin burun ucu arzu edilir bir trend. Erkeklerde maskülen ifadeyi değiştirecek uygulamalar yapmıyoruz.